Dünün en önemli verisi Sanayi Üretim Endeksi TUİK tarafından açıklandı ve beklentilerin oldukça altında açıklanan Nisan ayı sanayi üretimi ciddi anlamda yavaşlamanın işaretini verdi.  Arındırılmamış verilerle yıllık bazda %0,6 ve arındırılmış verilerle yıllık bazda %0,7 arttı. Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksinin ise bir önceki aya göre %1,1 düşüş kaydetti. Yıllık bazda yaşanan yavaşlamada, madencilik ve taşocakçılığı sektöründeki %4,5 düşüş ile dayanıklı tüketim mallarındaki %3,1 ve sermaye malı imalatındaki %5,8’lik düşüşün öncülük ettiği görülüyor.

Dün Mardin’de yaşanan terör saldırısı ve Nisan ayı sanayi üretimindeki yavaşlama piyasaların keyfini kaçırmakta etkili olmadı ve endeks günü artıda kapadı. MSCI Türkiye dün bankaların önderliğinde %1,4 yükselerek gelişmekte olan ülkelere göre (%0,8) daha güçlü bir performans gösterdi.

[mks_highlight color=”#eeee22″]MSCI Nedir?[/mks_highlight]

Finansal piyasalarda uzun süredir varlığını sürdüren, ve popülaritesini geçtiğimiz bir kaç yıla borçlu olan MSCI endeksleri, yapımcı MSCI Barra şirketi tarafından hazırlanan bir endekslerdir. Bu endeksler global ortamda borsaların performanslarını ölçen endeksler olarak kabul edilirler. MSCI Endekslerinde bölgesel veya seçilmiş ülkeler bazlı olarak borsa performans analizleri yapılabilir, yabancı yatırımcı veya fonların ilgilendikleri pazarlardaki borsaların performanslarını takip etme imkanı sunmaktadırlar. Kısacası MSCI Barra şirketi tarafından oluşturulan MSCI endeksleri (Morgan Stanley Capital Index), yabancı yatırımcıların diğer ülkelerde yatırım fırsatlarını değerlendirme, risklerini ve potansiyel beklentilerini tahmin etmeye yarayan önemli bir göstergedir.

MSCI endeksleri hazırlanırken, her ülkede benzer faaliyet gösteren şirketlerin hisselerine yoğunlaşılarak amaçlanan, birbirleriyle kıyaslanabilir ülke performans endeksleri oluşturmaktır.

Hedge(korunma) fonlarının yakın zaman içerisinde gelişmekte olan ülkelere yönelmesiyle birlikte Türkiye dahil tüm gelişmekte olan ülkeler MSCI endeksindeki ağırlıklarını artırmaya çalışarak bu paydan daha çok yararlanma çabalarına girmektedirler. En yakın örnek olarak Kore ve Tayvan’ın MISC Gelişmekte Olan Ülkeler (MISC Emerging Market) endeksinden MISC Gelişmiş Ülkeler endeksine alınması beklenmekte ve bunun sonucunda Türkiye’nin ağırlığının artması düşünülmekteydi. Fakat Haziran ayında yapılan güncellemede bu durum gerçekleşmemişti.

Özet olarak Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin sermaye piyasalarına sıcak fon akışının artırılması için MSCI Endeksindeki ağırlıklarını artırmaları ve pastadan büyük dilim alma peşinde çalışmaları gerekmektedir.

Gelişmekte olan ülkelerin içerisinde bulunduğu MSCI Endeksi ülke ağırlıkları aşağıdaki gibi sıralanabilir,

1. Çin 18.34%
2. Güney Kore 15.56%
3. Tayvan 12.15%
4. Brezilya 10.88%
5. Güney Afrika 7.5%
6. Türkiye 1.68%
7. Diğer 33.89 %

Yukarıdaki yüzdelere göre gelişen ülkeler içerisinde Türkiye’nin endeks içerisindeki ağırlığının çok çok düşük olduğuna, ve herhangi bir yabancı hedge fonun MSCI endeksinden almasında ülkemize gelecek fonun az olacağına ulaşmak bence mümkündür.

Ayrıca Gelişmekte olan ülkelerin içerisinde bulunduğu MSCI Gelişen Piyasalar Endeksi sektör ağırlıkları aşağıdaki gibi sıralanabilir;

1. Finansal sektör 26.96%

2. Bilgi Teknolojileri sektörü 17.28%

3. Enerji sektörü 10.77%

4. Muhtelif Tüketim Ürünleri Sektörü 9.11%

5. Demir Çelik sektörü 8.75%

6. Temel Tüketim Ürünleri Sektörü 8.25%

7. Telekomünikasyon sektörü 6.96%

8. Endüstri sektörü 6.52%

9.  Yan Hizmetler Sektörü3.56%

10. Sağlık Sektörü 1.84%

Kaynak

Diğer Haberler

Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) verilerine göre, otomotiv sanayi üretimi Mayıs ayında yüzde 42 artışla 125,190 adet olurken, Ocak-Mayıs döneminde %9 artışla 594,305 adet oldu.

Bireysel kredi veya bireysel kredi kartı borcundan dolayı yasal takibe intikal etmiş kişi sayısı yılın ilk dört ayında, geçen yılın aynı dönemine göre %2 azaldı. Bireysel kredi kartı borcundan dolayı yasal takibe intikal etmiş kişi sayısı ise aynı dönemde %8 oranında azalarak 359 bin kişi oldu.

Ekonomik Takvim